OTİZM SPEKTRUM BOZUKLUĞU
Otizm spektrum bozukluğu doğuştan gelen ve belirtileri yaşamın ilk üç yılında kendini gösteren bir gelişimsel bozukluktur.
Amerikan Psikiyatri Birliği, Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal El Kitabı beşinci Basımı’nda (DSM-5) Otizm spektrum bozukluğu olan tüm bireylerin iki temel alanda yetersizlik gösterdiği görülmektedir : (a) sosyal iletişim ve sosyal etkileşimde yetersizlik, (b) tekrarlanan/takıntılı davranışlar ve sınırlı ilgiler ve etkinlikler.
Yukarıda sıralanan özelliklerle birlikte birçok çocukta huysuzlanma, kendisine ya da çevresine yönelik saldırgan davranışlara, beslenme ve uyku sorunlarına sıklıkla rastlanır. Uygun özel eğitim ve terapi hizmetleri sağlanamadığında, belirtilen yetersizlikler ve davranış sorunları giderek ağırlaşır. Gerekli hizmetler sağlandığında ise çocukların pek çoğu topluma kazandırılabilir.(1)
Otizm spektrum bozukluğuna sahip bireylerde gözlenen belli başlı sorunlar; sosyal iletişim ve sosyal etkileşimde yaşanan sorunlardır. Göz kontağı kuramama, karşıdakinin vücut dilini anlamama, jestleri anlama ve kullanmadaki yetersizlikler bu bireylerin sosyal gelişimlerini sınırlayabilir.
Otizm spektrum bozukluğunun belirli bir nedeni olmadığı için önlem almak da mümkün değildir. Ancak özellikle eğitime beş yaşından önce başlandığı takdirde ilerleme kaydedilebilir, çeşitli beceriler daha kolay kazandırılabilir.
Otizmli bireylerin ve ailelerinin dışlanma ve etiketlenme durumlarına ilişkin şunları söyleyebiliriz;
Öncelikle bu sorunlar sadece otizmli bireylerin hayatını zorlaştırmaz aynı zamanda bu bireylerin ailelerini de etkiler. Sosyal çevrenin olumsuz tavırları neticesinde aile giderek yalnızlaşabilir ve soyutlanabilir.
Otizmli bireylerin yaşadıkları sorunlar yaşamın her alanında varlık gösterdiği için otizmli bireyler ve aileleri için yaşamlarını kaliteli olarak sürdürmek oldukça güç gözükmektedir.(2)
Osmaniye Şirinler Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi olarak ailelerimize önerilerimiz:
Çocuğunuz tanı aldıktan sonra çok üzülüp yıpranmış olabilirsiniz. Bu aşamadan sonra anne babaya büyük görevler düşmekle beraber öncelikle kendi ruh sağlığınızı korumakla görevlisiniz. Kendinizi ihmal ederseniz çocuğunuza da yardımcı olacak gücü bulamayabilirsiniz.
Çocuğunuzun eğitimini takip edin, bu konuda uzmanlardan yardım alın.
Çocuğunuzu uzun süre kendi haline bırakmayın, onunla sohbet edin, basit oyunlar oynayın.
Sürekli ekran karşısında bulunması son derece sakıncalıdır, bunun ayarını tutturun.
Çocuğa net, kısa komutlar verin. Bir komutu öğrendikten sonra diğer komuta geçin.
Çocukların kelime kullanımını artırmak çok sayıda kelime tanımalarıyla mümkündür. Nesneleri ‘’ Ayşe bak portakal, Ayşe bu kutunun rengi sarı…’’ şeklinde cümleler kurmayı ihmal etmeyin.
Zamir kullanmakta yaşanan sorunları azaltabilmek adına bir eylem gerçekleşince, ‘Ali, bunu kim yaptı?’’ şeklinde sorular sorun.
Çocuğunuzu olduğu gibi kabul edin, ondan gerçekleştiremeyeceği yüksek beklentilere girerek onu ve kendinizi yıpratmayın.
Kendinizi ihmal etmeyin.
KAYNAKÇA
- Vuran, S. (2016) . Özel Eğitim. Ankara: Maya Akademi Yayınları.
- Çopuroğlu, Mengi, Toplumsal Dışlanma ve Otizm, 2014.